Dişlerinizi profesyonelce beyazlatmak için diş hekiminizi ziyaret ettiğinizde, beyazlatıcının dişlerinizin yüzeyine eşit şekilde uygulanabilmesini sağlamak için önce dişleriniz temizlenir. Ayrıca beyazlatma işlemi sırasında ağzınızı açık tutmak ve ağzınızın yumuşak dokularını korumak için özel aletler kullanılır. Beyazlatma jeli dişlere uygulandıktan sonra yaklaşık 20 dakika yerinde kalacaktır.
Dişler gözenekli olduğu için beyazlatma jeli dişin mine ve dentin tabakaları tarafından emilir. Beyazlatıcı jellerdeki aktif bileşen, lekeleri çıkaran ve daha sonra vücut tarafından güvenli bir şekilde emilen hidrojen peroksittir. Marketlerde ve eczanelerde satılan beyazlatma ürünlerinin çoğu düşük konsantrasyonlarda hidrojen peroksit kullanırken, kozmetik diş hekimleri daha hızlı ve daha etkili sonuçlar elde etmek için daha yüksek konsantrasyonlar kullanır.
Bunun nedeni, dişlere uygulandığında hidrojen peroksitin oksidasyon reaksiyonunun gerçekleşmesi için bir katalizör görevi görmesidir. Oksidasyon reaksiyonu, rengi bozulmuş moleküllerin moleküler bağlarını parçalayarak lekelerin kaybolmasına neden olur. Daha basit bir ifadeyle, hidrojen peroksit dişleri beyazlatmak için mine ve dentin tabakalarındaki lekeleri çözer. Beyazlatma jeli dişlerinizde sınırlı bir süre kalsa da uygulamadan sonraki ilk 24 saat boyunca etkisini sürdürecektir.
Diğer malzemelerden yapılan diş kronları ile kıyaslandığında zirkonyum kronlar birtakım önemli avantajlar sağlarlar. Zirkonyum diş kronları doğal dişlerden ayırt edilmeyecek şekilde dişlerin boyutuna, rengine ve şekline uyacak şekilde özenle hazırlanırlar.
Peki, LED Işıklar Nasıl Yardımcı Olur?
Bu noktada, muhtemelen bir LED ışığın bu sürece nasıl yardımcı olabileceğini merak ediyorsunuz. Bir LED veya ışık yayan diyot, elektriğe maruz kaldığında görünür ışık spektrumunda tek bir ışık rengi yayar. Geçmişte UV veya ultraviyole ışık beyazlatma işlemine yardımcı olmak için kullanılıyordu. Bununla birlikte, UV ışığının kansere yol açabilecek hücre mutasyonlarına neden olduğu bulunmuştur.
Bu nedenle LED ışıklar, beyazlatma prosedürleri için UV ışıklarının yerini hızla aldı. LED ışıklar minimum güç gerektirir, uzun ömürlüdür ve etkili olması için ısınma süresi gerektirmez. Işıkları diğer ışık türlerinden daha yoğun olmasına rağmen, ısıyı dağıtma yeteneklerinden dolayı çok daha soğukturlar. Bütün bunlar onları diş beyazlatma için ideal bir ışık yapar.
LED ışıklar diş beyazlatma prosedürlerinde önemli bir nedenden dolayı kullanılır: Araştırmalar, dişlerdeki lekeleri gideren kimyasal reaksiyonları hızlandırdıklarını göstermiştir. Daha önce de belirtildiği gibi beyazlatma ajanları 24 saat etkilidir. Bu nedenle, kimyasal reaksiyonları hızlandırmak, bu süre zarfında daha fazla lekenin çıkarılabileceği anlamına gelir. Sonuç olarak, ne kadar çok leke çıkarılırsa, gülümsemeniz o kadar parlak olacaktır. Ortalama olarak, LED diş beyazlatma, tek bir beyazlatma seansında gülümsemenizi 6-8 ton aydınlatabilir.
Genel olarak, beyazlatma prosedürlerine LED ışıkların eklenmesi, beyazlatma ajanlarının etkinliğini artırarak daha parlak ve daha beyaz gülümsemelere sahip olmayı sağlar. Bununla birlikte, beyazlatma tedavisinin temel unsuru olmaya devam eden beyazlatıcı ajandır. Tek başına bir LED ışığı ile sonuçlar elde edilemese de, beyazlatma jelleri ile birlikte kullanıldığında olağanüstü sonuçlar elde edilmektedir.
Işıkla Diş Beyazlatma Nedir?
Dişlerde çeşitli nedenlere bağlı olarak lekelenmeler sıklıkla oluşsa da günümüzde kullanılmakta olan farklı yöntemler sayesinde diş lekelenmeleri bir sorun olmaktan çıkarılabilmektedir. Dişlerin bakımlı olması için dişlerdeki lekelerin temizlenmesi ve beyaz bir görünüm kazanması diş beyazlatma yöntemleri sayesinde mümkün olmaktadır. Bunun yanı sıra diş eti sağlığı da kesinlikle ihmal edilmemelidir. Dişlerde beyaz bir görünüm elde edilmesi için uygulanabilecek en etkili yöntem lazerle diş beyazlatma olarak kabul edilmektedir. Dişlerin lekeli ve sarı bir görünüme sahip olması doğuştan olabileceği gibi çeşitli gıdaların tüketilmesinden de kaynaklanabilmektedir. Bu nedenle diş beyazlatma prosedürleri uygulanmadan önce dişlerdeki renklenmelerin neden kaynaklandığı doğru şekilde tespit edilmeli ve kişi özelinde en etkili olacak yöntem uygulanmalıdır.
Lazerle Diş Beyazlatma Nasıl Yapılır?
Lazerle diş beyazlatma işlemi uygulanmadan önce hastanın tedaviye uygunluğu diş hekimi tarafından değerlendirilmelidir. Uygulamaya başlanmadan önce hastanın tedaviye gelirken dişlerini florürsüz diş macunu ile fırçalaması istenir. Lazerle diş beyazlatma yönteminde yapılacak ilk işlem dişlerin temizlenmesidir. Bu prosedürde lazer ile aktive edilen, hızlı ve belirgin sonuçlar alınmasını sağlayan güçlü bir beyazlatıcı jel kullanılmaktadır. Beyazlatıcı jel her dişe oynandıktan sonra yaklaşık 30 saniye süre ışınlamalar yapılarak lazerin oluşturduğu ısıyla hem süreç hızlandırılır hem de beyazlatma etkinliği artırılmış olur. Kullanılan beyazlatıcı jel %25 ile %40 arasında değişen bir konsantrasyon seviyesine sahip olan hidrojen peroksit jel olup konsantrasyonun yüksekliğinden dolayı oluşabilecek diş hassasiyetinin azaltılması, dudakların, diş etlerinin ve diğer oral dokuların zarar görmesinin engellenmesi için birtakım önlemler alınır. Alınan önlemler; yanak rekraktörleri, diş etlerinin örtülmesi amacıyla formüle edilmiş olan yumuşak ya da dış izolasyon lastikleri, diş minesini güçlendirmeye ve sertleştirmeye katkıda bulunan hassasiyet azaltma özelliğine sahip macunlar ile florür ya da benzeri hassasiyet azaltıcı ürünlerin profesyonel bir şekilde uygulanması şeklinde sıralanabilir.
Lazerle diş beyazlatma tedavisi diş hekimi muayenehanesinde yaklaşık 1 saatlik bir süre içerisinde tamamlanmaktadır. Diğer yöntemlere göre maliyetli olan lazerle diş beyazlatma prosedüründe bazı durumlarda istenilen sonucun elde edilmesi için birden fazla seans yapılması gerekebilir. Diş hekiminin uygun görmesi durumunda elde edilen sonuçların iyileştirilmesi ve korunması amacına yönelik olarak ev tipi diş beyazlatma yöntemi uygulanması ve sürecin evde kullanım için diş beyazlatma plakları ile desteklenmesi söz konusu olabilmektedir.
Lazerle Diş Beyazlatma Dişe Zarar Verir mi?
Bembeyaz ve güzel bir gülüş herkesin isteği olmakla birlikte beyaz dişler güzel ve etkileyici bir gülüşün en önemli detayıdır. Çeşitli nedenlerle dişlerde renklenmelerin meydana gelmesi güzel gülüşlere sahip olmanın önündeki en önemli engel olarak kabul edilir. Dişlerin düzenli olarak fırçalanması da ne yazık ki çoğu zaman dişlerdeki sararmaları ve lekelenmeleri önlemez.
Diş renginin istenilen beyazlıkta olmaması kişinin günlük yaşamını olumsuz yönde etkileyen bir unsurdur. Dişlerinin renginden memnun olmayan kişiler istedikleri gibi gülememe, konuşma ya da fotoğraf çektirme sırasında ağızlarını gizleme sorunda hissetme gibi sorunlar yaşarlar. Dişlerin görünümü, renk ve şekil bozuklukları öz güven kaybına neden olabildiği gibi psikolojik sorunlara dahi yol açabilmektedir.
Diş hekimi kontrolünde ve doğru bir şekilde uygulanan lazerle diş beyazlatma işleminin dişlere herhangi bir zarar vermesi söz konusu değildir. Diş beyazlatma uygulaması dişlerde kalıcı bir hasara ya da herhangi bir yapısal değişikliğe yol açmaz.
Lazerle diş beyazlatma diş hekimleri tarafından en çok uygulanan işlemlerden biridir. Hızlı, güvenilir ve etkili olan bu yöntem dişlere herhangi bir zarar vermez. Diş beyazlatma yönteminde dişlerin yüzeyine uygulanan preparatlar, dişlerde renk değişikliklerine yol açan etkenlerin dişlerin yapısından uzaklaştırılmasını sağlar. Diş beyazlatma işlemi diş taşı temizliği işleminden sonra uygulanan polisaj işleminden farklı özelliklere sahiptir. Diş beyazlatma işleminde dişlerin kendi renk tonunun 2-3 ton kadar açılması mümkün olabilmektedir.
Diş beyazlatma uygulamasında doğrudan diş minesinin içerisinde yer alan küçük mine partiküllerinde bulunan sıvı ağartılır. Bu sıvının beyazlaması dişlerin de beyazlamasını sağlar. Kullanılan malzemeler dişlerde herhangi bir zarar oluşturmadığı gibi dişlerde sararma olması durumunda diş hekiminin onayıyla diş beyazlatma uygulamasının tekrarlanması mümkündür.
Diş beyazlatma işleminin herhangi bir yan etkisi olmamakla birlikte uygulama dişlerde az da olsa geçici bir hassasiyet oluşmasına neden olabilmektedir. Soğuk-sıcak içeceklere ve havaya karşı hassasiyet oluşması kişide rahatsızlık hissine yol açabilmektedir. Tamamen normal olan bu durum yaklaşık 24-48 saat arasında düzelmektedir.
Diş hekimleri tarafından uygulanan diş beyazlatma yöntemlerinin yanı sıra eczanelerde ve marketlerde satılan beyazlatma kitleri de kullanılabilmektedir. Ancak bu tür maddelerin kullanımına başlanmadan önce mutlaka diş hekimi onayının alınması gerekmektedir.
Diş beyazlatma amacına yönelik olarak bilinmeyen ürünlerin kullanılması çok sert bir dokuya sahip olmasına rağmen diş minesinin aşınmasına neden olabilir. Diş minesinin altında yer alan dentin tabakasına inilmesi durumunda sorunlar ortaya çıkabilir. Bu tür istenmeyen durumlarla karşılaşılmaması için diş hekiminin önerdiği beyazlatma yöntemleri ve ürünleri dışında herhangi bir yöntem ve ürün uygulanmamalıdır.
Diş Beyazlatma Nedir?
Diş beyazlatma dişlerin rengini açma amacıyla uygulanan bir diş hekimliği prosedürüdür. Beyazlatma, ya lekenin fiziksel olarak çıkarılması ya da diş rengini açan kimyasal bir reaksiyon ile gerçekleştirilir.
LED diş beyazlatma ise dişleri beyazlatmak için hidrojen peroksit gibi bir diş beyazlatma maddesi ve bir LED (ışık yayan diyot) ışığı kullanma işlemidir. LED diş beyazlatma işlemi sırasında kullanıcılar önce dişleri beyazlatma özelliği olan bir kimyasal madde ile tedavi ederler. Beyazlatıcı ajanı etkinleştirmek ve kimyasal reaksiyonu başlatmak için LED ışık kullanılır. Bu etkileşim gerçekleştiğinde, mavi LED ışık mineye nüfuz eder ve mevcut lekeleri kaldırır. LED ışıklar oldukça verimlidir ve diğer ışık kaynaklarına göre daha uzun ömürlüdür. Isınma süreleri yoktur ve en yüksek yoğunluklarında hemen devreye girerler.
LED ışık, beyazlatma maddesini aktive ederek ve kimyasal reaksiyonu başlatarak dişleri beyazlatmak için bir diş beyazlatma maddesi ile birlikte çalışır. Bir LED ışığı tek başına kullanıldığında dişlerin rengini değiştirmez. Bir beyazlatma maddesi ile birleştirildiğinde beyazlatma işleminin reaksiyonlarını hızlandırmak için bir katalizör görevi görür. En yaygın olarak kullanılan beyazlatıcı maddeler hidrojen peroksit veya karbamid peroksittir.
Işık kaynağı olarak LED, hücrelerin mutasyonuna neden olabilen ultraviyole (UV) ışığa daha güvenli bir alternatiftir. Bir LED ışığı, hücre mutasyonlarına neden olmaz ve UV ışığı riski olmadan beyazlatma reaksiyonunu hızlandırır. Bununla birlikte diş beyazlatma uygulamasının başarısı kişiden kişiye değişebilir. Fırçalama, diş ipi kullanma ve düzenli olarak diş hekimi ziyareti dahil olmak üzere düzenli ağız hijyeni uygulayan biri, dişlerinin, bu noktalara dikkat etmeyen birine göre çok daha hızlı beyazladığını görecektir.
Diş beyazlatma tedavisinin sonuçları, kullanıcının diyetine ve yaşam tarzına bağlıdır. Belirli yiyecekleri yemek, sigara içmek, belirli ilaçlar, yaş ve genetik gibi çeşitli faktörler diş beyazlatmayı etkileyebilir. Bu faktörler, bir LED diş beyazlatma sistemi kullanıldıktan sonra sonuçların değişebilmesinin en önemli nedenidir. Tedaviden sonra daha beyaz bir gülümsemenin korunması için izlenmesi gereken adımlar şu şekildedir:
Bol su tüketin. Su, diş minesini lekeleyebilecek koyu renkli yiyecek ve içeceklerdeki bileşikleri durular.
Kahve, soda veya şarap gibi asitli içecekler içtikten sonra ağzınızı bir bardak su ile çalkalayın.
Dişlerin yüzeyini lekelemelerini önlemek için koyu renkli sıvıları mümkün olduğunca bir pipetle için.
Ağız ve diş hijyenine gereken özeni gösterin.