Dişler, bir iç dentin tabakası ile dişleri koruyan sert bir dış mine tabakasından meydana gelir. Ağza yiyecek, sigara dumanı, kahve vb. şeyler koyulduğunda, mine tabakasının üzerinde yavaş yavaş başka bir tabaka ortaya çıkar. Sonuç olarak, yabancı madde mine tabakası üzerinde bir pelikül filmi oluşturmak üzere birikmeye başlar.
Diş hekimleri bu filmi kazıyarak ve kimyasal işlemlerle temizleyebilmekte olup dişlerin fırçalanması bile bir kısmını yok edebilir. Diğer yandan, bu pelikül tabakası yıllarca dişlerin üzerinde bulunduğundan yabancı madde diş minesine girmeye başlar. Mine tabakası, mikroskobik altıgen “çubuklar” oluşturan hidroksiapatit kristallerinden oluşmakta ve gözenekli bir yapıya sahip olmaktadır. Bu nedenle boyama ajanları dişe doğru ilerleyebilir ve kolayca temizlenemeyebilir. Daha derin lekeler temelde zararsız olsa da pek çok kişi onları çekici bulmaz.
Bu aşamada gerçek diş beyazlatıcılar devreye girer. Sahip oldukları özellik nedeniyle beyazlatıcılar diş minesine inmek için ağartma kimyasallardan yararlanır ve lekelenme bileşiklerini parçalayan kimyasal bir reaksiyon (özellikle bir oksidasyon reaksiyonu) oluşturur. Çoğu diş beyazlatıcı, iki kimyasal ajandan birini kullanır: karbamid peroksit veya hidrojen peroksit. Ağızda kullanıldığında, karbamid peroksit hidrojen peroksit ve üreye ayrışır ve hidrojen peroksit aktif beyazlatıcı bileşendir. Bu temel süreci başlatmanın birkaç farklı yolu vardır.
Ofis Bleaching
Diş hekimi gözetiminde diş beyazlatma, belirli bir hastaya özel olarak hazırlanmış karbamid veya hidrojen peroksitin kontrollü kullanımını içerir. Diş hekimleri ofis içi tedavileri veya evde tedavileri uygulayabilir. Diş beyazlatma tedavisinden önce çoğu diş hekimi dişleri temizler, boşlukları doldurur ve hastanın diş etlerinin sağlıklı olduğundan emin olur.
Çoğu ofis tipi diş beyazlatma prosedüründe, ağartma kimyasal reaksiyonunu hızlandırmak için bazen yüksek yoğunluklu bir ışıkla birleştirilmiş yüzde 15 ila 35 hidrojen peroksit jelleri kullanılır. Ofis içi prosedür, diş hekiminin dişlerinizi nazikçe temizlemesini ve ardından diş etlerine koruyucu bir bariyer koymasını içerir. Diş hekimi daha sonra hidrojen peroksit macunu dişlerin üzerine birkaç dakika yerleştirir, durular ve genellikle birkaç kez tekrar uygular. Prosedür, yalnızca 40 dakikalık bir tedaviden sonra yaklaşık dört ila altı ton beyazlatma elde edebilir.
Home bleaching yani ev tipi diş beyazlatma prosedürü, genellikle gliserin, karbomer, sodyum hidroksit, su ve aroma maddeleri de içeren yüzde 10 ila 20 karbamid peroksit jelleri kullanır. Yüzde 10’dan fazla karbamid peroksit içeren bazı jeller, hassasiyeti azaltmak ve dişleri güçlendirmek için sodyum florür de içerecektir.
Ev tipi diş beyazlatma prosedürüne başlamak için diş hekimi ağzınızın ölçülerini alır ve ardından yumuşak, özel ağız kalıplarını yapar. Tedaviyi uygulamak için, kalıplara ince bir şerit jel koyulur. Gün içinde veya uyurken belirtilen süre boyunca dişlere takılır. Çoğu beyazlatma bir ila iki hafta içinde gerçekleşir. Zor durumlarda, kalıpların altı haftaya kadar takılması gerekebilir.
Ofis tipi ve ev tipi diş beyazlatma sistemlerin bir kombinasyonu, çoğu hastada daha fazla beyazlatma sağlayabilir. Tek başına kullanılan ev tipi diş beyazlatma prosedüründe etkili sonuçlar alınabilir ancak daha uzun sürebilir. Bu prosedürler, bir diş hekimi tarafından izlendiğinde güvenli ve etkili kabul edilir.
Diş hekimi kontrolünde gerçekleştirilen diş beyazlatma uygulamaları, tezgah üstü diş beyazlatma ürünlerine kıyasla avantaj ve dezavantajlara sahiptir. Diş hekimi denetimli sistemin ana avantajı, diş beyazlatmanın yapılmasının gerekip gerekmediğini ve hasta için etkili olup olmayacağını diş hekiminin belirlemesine yardımcı olabilmesidir. Dişleri çürük, diş etlerinde enfeksiyon, dişlerinde beyaz lekeler ve ön dişlerinde birden fazla diş renginde dolgu veya kaplama (kaplama) bulunan hastalar diş beyazlatma için uygun aday olmayabilirler.
Diş hekimi ayrıca ne tür diş beyazlatmanın gerekli olduğuna (ofiste, evde veya her ikisi) ve beyazlatma jellerinin konsantrasyonuna karar vermede yardımcı olabilir. Diş hekimi, beyazlatıcı maddelere karşı hassasiyet yaşayan hastaları izleyip tedavi edebilir ve optimal sonuçları almakta zorluk çekenler için prosedürü değiştirebilir. Son olarak, diş hekimi hastanın porselen veya reçine kaplamalar, diş renkli dolgular, diş eti kaldırma ve diş beyazlatma ile veya diş beyazlatma olmadan kullanılan diş şekillendirme gibi diğer kozmetik diş seçeneklerini keşfetmesine yardımcı olabilir. Diş hekiminin yardımıyla hastanın kozmetik diş hekimliği hedeflerine daha kolay ulaşılabilir.
Dişler Neden Lekelenir?
Dişlerin matlaşmasına ve parlak, beyaz ışıltısını kaybetmesine neden olan birçok farklı etkeni saymak mümkündür. Dişlerinizin en dış tabakasına mine denir. Çay, şarap ve kahve gibi diş minesini lekeleyen ve dişlerinizin sararmasına neden olan içecekler vardır. Düzenli olarak fırçalamaz ve diş ipi kullanmazsanız, dişinizin yüzeyinde plak ve tartar birikebilir ve onu sararabilir. Sigara içiyorsanız veya belirli türde ilaçlar kullanıyorsanız dişlerinizi sararabilirler. Bu tür sarı renk bozulmaları genellikle ağartma ile tedavi edilir.
Bazen diş mineniz yıllar içinde aşınır ve dentin adı verilen alttaki tabakayı ortaya çıkarır. Minenin altında yer alan doğal sarı, kemiksi dokuya dentin denilir. İnsanlar yaşlandıkça, on yıllarca süren aşınma ve yıpranmanın bir sonucu olarak emayeleri incelebilir. Mine ne kadar ince olursa, sarımsı dentinin görünme olasılığı o kadar fazladır. Bu yüzden yaşlı insanlar genellikle sararmış dişlere sahiptir. Beyazlatma ürünleri bu durumda yardımcı olmaz çünkü dentini etkilemezler.