Dişlerde bulunan dentin ve mine tabakalarında zaman içerisinde çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan sararma, lekelenme ve renk değişikliklerinin giderilmesi amacıyla uygulanan diş beyazlatma prosedürü estetik açıdan daha iyi bir görünüm elde edilmesini sağlar. Diş beyazlatma işlemi sayesinde dişlerde 2 ila 5 ton arası açılma elde edilebilir. Diş beyazlatma işleminden sonra elde edilecek sonuç hasta özelinde diş yapısına göre değişiklik gösterebilir.
Dikkat edilmesi gereken diğer nokta ise diş beyazlatma işleminden elde edilen sonuçların uzun sürelerle kalıcılığını sağlamaktır. Diş beyazlatma işleminden sonra hastanın dişlerinde geçici bir hassasiyet yaşanabilir. Dişlerde ve diş etlerinde sızı ve hassasiyet diş beyazlatma işleminden sonra karşılaşılabilen durumlardandır.
Diş beyazlatma işleminden sonra hassasiyet görülmesinin nedeni diş beyazlatma prosedürü sırasında kullanılan kimyasal içerikli beyazlatma ajanlarıdır. Bu hassasiyet birkaç gün içinde kendiliğinden düzelecektir. Diş hekiminin reçete ettiği ağrı kesicilerin kullanılması kişinin bu süreçteki konforunu artırabilir.
Diş Beyazlatma Sonrası Aşırı Sıcak ve Soğuk Yiyecek ve İçecekler Tüketilmemeli
Diş beyazlatma uygulamasından sonra ortaya çıkan hassasiyet döneminde aşırı sıcak ya da soğuk yiyecek ve içeceklerin tüketiminden uzak durmak gerekir. Aşırı sıcak ya da soğuk yiyecek ve içecekleri tüketmek hassasiyeti olan kişinin konforunu azaltabilir. Dişlerde aşırı hassasiyet oluşması halinde diş hekimleri tarafından flor uygulaması yapılması fayda sağlayabilir. Gerekli görüldüğü sürece 2 ila 3 haftada bir uygulama yapılabilir.
Çay, kahve, vişne, havuç, kiraz, çikolata, salça, çilek, domates, kırmızı şarap, karamel gibi yiyecek ve içeceklerin yanı sıra sigara ve diğer tütün ürünleri de dişlerde renklenmeye neden olabilir. Diş beyazlatma işleminden sonraki 1 hafta boyunca dişlerde renklenmeye neden olabilecek her tür ürünün tüketimi kısıtlanmalıdır.
Diş beyazlatma sonrası erken dönemde dişlerde renklenmeye neden olabilecek içeceklerin tüketilmek istenmesi halinde pipet kullanmaya özen gösterilmelidir.
Diş Macunu Seçimine Dikkat!
Diş beyazlatma işleminden sonra kullanılacak diş macunu beyazlatıcı etkili florür içeren bir diş macunu olmalıdır. Bu sayede diş beyazlatma sonrası elde edilen sonuçların daha uzun süre kalıcı olması sağlanabilir.
Aynı zamanda diş macunu ya da diş tozu seçimi sırasında formülünde aşındırıcı bileşenler bulunan ürünlerden uzak durulmalıdır. Aşındırıcı özelliğe sahip diş macunları ya da diş tozları kullanılması zaman içinde dişlerde renklenmelere ve hassasiyet oluşmasına neden olabilir.
Dişler beyazlatma işleminden sonra günde en az 2 kez fırçalanmalı, düzenli olarak diş ipi ve gargara kullanılmalıdır. Diş beyazlatma işleminden sonra elde edilen sonuçların kalıcılığının uzun süre korunabilmesi için rutin diş hekimi kontrolleri aksatılmamalıdır. Çay, kahve, tütün ürünleri ve dişlerde renklerde neden olabilecek diğer yiyecek ve içeceklerin tüketimi sınırlandırılmalıdır. Bu noktalara dikkat edilmesi halinde diş beyazlatma işleminin etkisi uzun süreli olabilecektir.
Diş Beyazlatma Kozmetik Açıdan Faydalı Bir İşlemdir
Diş beyazlatma kişinin daha beyaz ve parlak görünen dişlere sahip olmasını sağlayan bir prosedür olduğundan kozmetik açıdan önemli bir ihtiyacı karşılar. Ayrıca kişinin özgüvenini olumlu yönde etkileyen faktörlerden biridir.
Diş beyazlatma işleminden sonraki ilk 6 aylık süre içerisinde dişlere kimyasal herhangi bir işlem uygulanmaması gerekir. Diş hekimi tarafından önerilen ya da uygun olduğu belirtilen diş macunları dışında diş pastası ya da diş beyazlatma ışığı gibi maddeler kullanılmamalıdır. Kişinin dışarıdan kendi müdahalesi olan bu tür işlemler sonucu dişlere zarar verilmesi riski vardır.
Diş beyazlatma işleminden sonra karbonat, limon ve benzeri maddelerle hazırlanan doğal karışımlar kullanılmamalıdır. Bu tür karışımlar her ne kadar doğal bileşenlerle hazırlansa da dişin sararmasını önleyen diş tabakasını saran diş minesinin zaman içinde aşınması ve dişin kendi tabakasında sararma ve lekelenmeler oluşması gibi istenmeyen durumlara neden olabilir. Buna bağlı olarak diş beyazlatma işlemi, dişin kendi tabakasına uygulandığında diş minesinde etki ettiği şekilde sonuçlar sağlayamayabilir.
Dişlerde; diş minesinden ya da dentinden gelen diğer bir deyişle dişin iç yüzeyinden kaynaklanan koyuluk, sararma ve lekelenmeler ile dişin yüzey kısmında çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan lekelenmeler birbirinden tamamen farklıdır.
Diş beyazlatma işleminden sonra tartar temizliklerinin yapılması için diş hekimine yönelik rutin ziyaretler aksatılmamalıdır. Söz konusu noktalara dikkat edilmesi halinde dişlerde uzun süreli bir beyaz görünüm elde etmek, olası bir sararmayı, renklenmeyi ve lekelenmeyi önlemek mümkün olabilmektedir.
Diş beyazlatma hem ofis tipi hem ev tipi diş beyazlatma prosedürleri ile uygulanabilir. Ofis tipi diş beyazlatma diş hekimi tarafından muayenehanede yapılırken ev tipi diş beyazlatma diş hekiminin yaptığı planlama dahilinde hasta tarafından ev ortamında gerçekleştirilir.
Diş beyazlatma işlemi son derece etkili sonuçlar alınmasını sağlasa da herkese uygulanmaz. Prosedüre uygunluk konusunda detaylı bir muayeneden sonra hasta özelinde karar verilmelidir. Hamilelere, 18 yaşından küçük olan kişilere, diş ve/veya diş eti sağlığı sorunu yaşayan kişilere diş beyazlatma prosedürü uygulanmaz. Diş ve diş eti sorunlarının tedavisinin ardından diş beyazlatma yapılması gündeme gelebilir.